Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Editörden

Ribat Dergisi Editör

Merhaba Değerli Okuyucularımız

  • 07 Ağustos 2020
  • 991 Görüntülenme
  • 452. Sayı / 2020 Ağustos

Dünyanın küçüldüğü, bilimin ve teknolojinin hızla geliştiği, gençlerin ilgisini dağıtan olumsuz unsurların çoğaldığı günümüzde; gençleri yetiştirmek ve eğitmek, hem zor, hem de önemli bir hale gelmiştir. Aile ocağının gençler için ne derece önemli olduğu, yapılan araştırmalar sonucunda ortaya konulan ve herkesin kabul ettiği bir gerçektir. Bebeklik çağından itibaren, çocukluk yıllarının da bu kurum içinde gelişmesi, aile müessesesine ayrı bir önem kazandırmaktadır.

“Ağaç yaşken eğilir” deyimi yerinde ve zamanında yapılması gereken terbiyenin önemini dile getirmektedir. Zira bir boya ile ilk defa boyanmış bir yün, boyanın rengini öyle sağlam bir tarzda emer ve alır ki; onu artık ikinci defa başka bir renge boyamak kolay olmaz. Bir yaş ağaç bükülerek kolayca çember haline getirilebilir, fakat kuruduktan sonra bu çemberi düzeltmek ve ağacı eski haline getirmek istersek kırılır. Tıpkı bunun gibi ilk izlenimleri insan ruhunda öyle sağlam, kuvvetli ve derin tesirler bırakır ki, onları beyinden söküp atmak adeta imkansızlaşır.

Gençlik yılları üzerine araştırmalar yapanlar, çocukluk çağında dini konulara ilginin yüksek olmasına rağmen, sağlıklı bir yönlendirme olmazsa zamanla azaldığını, gittikçe daha az öğrenme isteği duyulduğunu sonunda inkar edici bir tutuma dahi dönebildiğini ortaya koymuştur. Hangi yönden bakılırsa bakılsın, gençlik yıllarının önemi ortadadır. Bu yaşlarda gençlerin dini duyguları uyandığından, ona verilen terbiyenin biçimi daha sonraki yıllarda gencin inanç, tutum ve davranışlarını da etkilemektedir. Genel kanaate göre, gençlerin çevrelerinden bu denli etkilenmeleri, zihni yapılarının kendilerine verilen her şeyi kabullenmeye gayet elverişli olduğundandır. İşte bu uyum gücünü iyi bir şekilde yönlendirilerek, dini terbiyenin ilk gençlik yıllarında en mükemmel şekliyle verilmesine çalışılmalıdır. Zira 10-12 yaşlarına kadar olan dönemde din ve ahlak değerlerinin büyük bir kısmı genç tarafından özümlenmektedir.

Gençlere yönelik dini terbiyedeki en büyük görev, hiç şüphesiz anne babaya düşmektedir. Eğer anne baba bu hususta hazırlıklı iselerler, üzerlerine düşeni hakkıyla yapacaklar ve ciddi bir problem yaşamayacaklardır. Eğer bu konuda bilgisiz ve hazırlıksız iseler hem kendileri, hem de gencin geleceği açısından büyük sıkıntılarla karşılaşacaklardır. Çünkü günümüzde milletler ve devletler, medeniyet ve hakimiyet yarışı içindedir. Bu yarışta kullandıkları en etkili araç eğitimdir . Eğer bugün tembel, rüşvetçi, sarhoş, hırsız ve hain insanlar varsa bunlar, dünkü gençlerin ihmal edilişinden, dini terbiyeden yoksun yetiştirilmelerindendir.

İnsan ve insanın imtihan yurdu ve misafirhanesi olan Dünya, sürekli bir değişim ve dönüşüm yaşıyor. İç dünyamıza baktığımızda duygu ve düşüncelerimizin, dış dünyamızda ise bedenimizin ve gördüğümüz her şeyin değişimine şahit oluyoruz. Allah’ın kâinata koymuş olduğu değişim yasası hiç durmaksızın işliyor. Müslüman şahsiyete düşen görev ise değişim ve dönüşümü imanının belirlediği rotaya göre yönetmektir. Allah’ı hayatının merkezine yerleştiren bir Müslüman’ın imanını dikkate almadan değişim yapması söz konusu olamaz. Düşüncelerimizi ve hayat tarzımızı inancımıza göre değişime tabi tuttuğumuzda hayatımızın yenilenmesine vesile olur. Allah’ı hesaba katmadan yapacağımız değişimler ise bizi hem dünyada hem de ahirette hüsrana uğratır. Bu temel noktayı göz önünde bulundurarak gençliğe yönelik terbiye metotlarımızda ve müfredatımızda değişime gitmeliyiz.

Gençlere ne verilirse onun karşılığı görülecektir. En azından yakın geçmişte yaşanan tecrübelerden ibret alarak ve istifade ederek, selim bir akla, ilim ve irşada dönelim. Şimdi sorumluluğumuzu bilerek, gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru, milletimizin ve ümmetimizin geleceği olan gençlerin terbiyesine yönelik çok ciddi programlar ve müfredatlar hazırlayalım.

Bu ayki sayımızda siz değerli okurlarımızın huzuruna “Geçmiş ve Gelecek Bağlamında Gençliğin Terbiyesi” dosyasıyla çıkıyoruz.

Makaleleriyle huzurlarınızda olmamıza vesile olan bütün değerli yazarlarımıza en kalbi teşekkürlerimizi arz ediyoruz. Siz değerli okurlarımızı, “Geçmiş ve Gelecek Bağlamında Gençliğin Terbiyesi” konusunda Kur’an ve Sünnet’ten doğru bir şekilde bilgilenmek, şuurlanmak için dergimizi baştan sona okumaya davet ediyoruz.

452. Sayı Ağustos 2020