Sayı : 495   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Sana İtikattan Soruyorlar ?

Prof. Dr. Ramazan Altıntaş

Nazar Yada İsabet-i Ayn ve Sihir/Büyü Ne Demektir ?

  • 07 Mayıs 2019
  • 3896 Görüntülenme
  • 437. Sayı / 2019 Mayıs



Bazı insanların gözlerinde manyetize eden güçler sebebiyle karşıdaki varlık etkilenir. Biz buna göz değmesi diyoruz. Kötü bir niyete dayalı kıskançlığın ya da tedbirsiz bir beğeniye dayalı ifadenin neticesinde gözden yayılan enerji muhatabı olumsuz yönde etkiler. Böylece kişi kendisine, yakınlarına hatta çevresindeki varlık türlerine zarar verebilir. Ehl-i sünnet itikadına göre nazar ya da isabet-i ayn haktır. Kur’an-ı Kerim’de geçen bazı ayetlerde nazara işaret edilmektedir.

 

İnsanlık tarihinin en eski çağlarında yaygın olan büyücülük, pozitif bilimlerin egemen olduğu çağımızda bile hala etkinliğini sürdürmektedir. Genelde büyücülüğe, insanların kanaatlerini değiştirmek ve nesneler üzerinde bir takım müdahalelerde bulunmak amacıyla başvurmaktadırlar. Kur’an-ı Kerim ve hadislerde sihrin nitelik ve mahiyeti hakkında durulmaktadır. Kur’an’dan öğrendiğimize göre, inkârcıların elinde sihir, nübüvvete itiraz ve peygamberlerin mu’cizelerine meydan okuma aracı olarak kullanılmaktadır.

 

 

Nazar, isabet-i ayn ve sihir ne demektir? Nazar hak mıdır? Kur’an’da ve sünnette yeri var mıdır? Nazar ve Sihirden korunmak için neler yapılmalıdır?

“Parapsikoloji ilmi, genelde normal-dışı, bilimin yasalarına göre açıklanamayan olaylarla ilgilenir. Bu ilmin uygulandığı alanlardan birisi de psikokinezisle ilgili meselelerdir. Psikokinezis, insan zihninin, doğrudan doğruya arzulamayla, bir fiziksel gücün aracılığı olmaksızın başka bir kişi veya olay üzerindeki etkisi şeklinde tanımlanır. Kendiliğinden olan psikolojik olgular yüzyıllardır bilinmektedir, ama bunların doğası gereği bilimsel bir incelemeye konu olmaları zordur.” (Sosyal Bilimler Ansiklopedisi, “Parapsikoloji”, İstanbul, 1990, III, 246) Her ne kadar bugün böylesi kimi konular bilimsel olarak kanıtlanmasa da ileride kanıtlanabilme imkânı ve ihtimali vardır. Günümüzde beş duyunun dışında altıncı bir duyunun varlığından da söz edilmektedir. Nitekim “biyo-enerji” alanındaki çalışmalar, bunu doğrulayacak niteliktedir. Yine kara tosbağası adı verilen hayvanın, gözleriyle sadece yumurtalarına bakmak suretiyle yavrularının oluştuğu bilinmektedir.(Bkz. Akfırat, Osman, Basîretü’s-Sâlikîn, (çev. Ali Arslan), İstanbul, 1974, s. 266) Bunlar bugünün modern biliminin tanımlayamadığı konulardır. İşte bizim İslam geleneğinde “nazar” ya da “isabet-i ayn” dediğimiz mesele de parapsikoloji alanına giren konular arasında yer alır. “Bu bağlamda nazar; bir şeyi algılamak ve kavramak için bakmak, bakışları çevirmek, yönelmek, düşünmek, tasarlamak ve akıldan geçirmek gibi anlamlara gelir.” (Râzî, Abdülkâdir, Muhtâru’s-Sıhâh, s. 666-67) Nasıl ki psikolojik anlamda öfke güdüsünün beden üzerinde etkisi varsa, gözlerin de karşıdakinin bakışına göre iyi veya kötü etkileri vardır.

“Bilindiği gibi insan beyni büyük bir enerji gücüne sahiptir. İnsan bu gücün çok az bir kısmını kullanabilmektedir. Bazı insanlar kıskançlık dolu bakışları ile bu enerjiden bir kısmını (mıknatısın manyetik alan meydana getirmesi gibi) karşılarındaki varlığa ulaştırarak onu etki altına alabilmektedirler. İşte nazar, maddi bir iletişim şeklinde meydana gelebildiği gibi ruhun göz değen varlığa yönelmesi tarzında da meydana gelebilmektedir.”

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

437. Sayı Mayıs 2019