Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Esma-ül Hüsna

Prof. Dr. Ali Akpınar

Rahman' a Kız Çocuğu İsnat Eden Müşriğin Misali

  • 28 Şubat 2023
  • 242 Görüntülenme
  • 483. Sayı / 2023 Mart



Yeryüzünün halifesi olarak en güzel bir biçimde yaratılan insan, konuşma, düşünme, anlama ve anladıklarını geliştirme gibi pek çok konuda donanımlı bir varlıktır. Ancak bütün bu özellikler tek başına insana yetmemektedir. Onun için akıllı insanın vahye, vahyin aydınlığında hareket eden peygamberlere ve diğer rehberlere her zaman ihtiyacı olmuştur.

 

 

Yeryüzünün halifesi olarak yaratılan insan nesli erkek ve kadından türemiştir. İnsan olma ve sınava tabi tutulma bakımından insan olarak kadın yahut erkek arasında bir fark yoktur. Kız çocuklarını hor hakir görmek, cahiliyenin sakat ve çarpık anlayışlarından biridir.

 

 

 

 

وَجَعَلُوا لَهُ مِنْ عِبَادِهِ جُزْءًا إِنَّ الْإِنسَانَ لَكَفُورٌ مُبِينٌ

أَمْ اتَّخَذَ مِمَّا يَخْلُقُ بَنَاتٍ وَأَصْفَاكُمْ بِالْبَنِينَ

وَإِذَا بُشِّرَ أَحَدُهُمْ بِمَا ضَرَبَ لِلرَّحْمَانِ مَثَلًا ظَلَّ وَجْهُهُ مُسْوَدًّا وَهُوَ كَظِيمٌ

أَوَمَنْ يُنَشَّأُ فِي الْحِلْيَةِ وَهُوَ فِي الْخِصَامِ غَيْرُ مُبِينٍ

“İnkârcılar O'na çocuk isnat ettiler. İnsan gerçekten apaçık nankördür. Demek O yarattıkları arasından kızları kendisine alıp da oğulları size verdi öyle mi? Ama Rahman olan Allah'a isnat ettiği kız evlat kendilerinden birine müjdelenince, o kimsenin içi gayzla dolarak/öfkeyle yutkunarak yüzü simsiyah kesilir. Yoksa onlar, süs ve ziynet içerisinde yetiştirilip de mücadelede erkek gibi kendisini savunmaya açık olmayan kızları mı O'na isnat ediyorlar?” (Zuhruf, 43/15-18)

Müşrikler ikilem içerisindeydiler. Hem Allah’a inandıklarını söylüyorlar, hem gökleri yeri yaratan Allah’tır diyorlar, işlerine başlarken bismikallahümme/Allahım senin adınla diyorlar, zor bir durumla kaldıklarında çaresizlik içerisinde yetiş Allahım diyorlar… Hem de O bir Allah’a bir kısım varlıkları eş koşuyorlardı. O’na kız ve erkek çocuklar isnat ediyorlardı. Özellikle Mekke Müşrikleri, Allah’a eş koştukları putlarına dişi isimler veriyorlardı. Tanrıça anlamına Lât, Azîze anlamına Uzzâ, Mennân/çokça nimet veren anlamına Menât diyorlardı. Melekleri Allah’ın kızları olarak niteliyorlardı. Bu sakat ve çarpık anlayışın aksine ne Yüce Allah’ın bir parçası, bazı insanların cesetlerine girmişti. Ne de O’nun bir oğlu yahut kızı vardı. Yani hiçbir varlık O’nun bir parçası değildir.

Yüce Allah’ın yetkilerini bazı varlıklara vermekle de onlar ilah olmazlar. Yaratılan her varlığın acziyeti, eksiği, başkasına muhtaçlığı vardır. Yaratıcı için ise bunlar söz konusu olamaz. Yaratılan, asla yaratıcı olamaz. Gerçek ilah göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin yaratıcısı olan Yüce Allah’tır.

Son ayet, kadınlar için altın gümüş takılar takıp süslenmenin, ipek giysiler giymenin caiz olduğuna da işaret etmektedir. Nitekim Peygamberimiz, “ümmetimin kadınlarına altın ve ipek helal, erkeklerine ise haram kılınmıştır” (Tirmizî, Nesâî, Ahmed) buyurmuştur.

“Bunlar sizin ve babalarınızın taktığı adlardan başka bir şey değildir. Allah onları destekleyen bir delil indirmemiştir. Onlar sadece zanna ve canlarının istediğine uymaktadırlar. Oysa onlara Rablerinden and olsun ki doğruluk rehberi gelmiştir.” (Necm, 53/23;A’râf, 7/71;Yusuf, 12/40)

Dolayısıyla o taptığınız putlar, sizin ellerinizle yontup kutsadığınız şeylerdir. Onlar asla tanrı olamazlar. Onların şefaatleri yahut sizi tanrıya yakınlaştırmaları da söz konusu olmaz. Zira bir heykele aziz demekle o aziz olmaz, ona ilahlık payesi vermekle o ilah olmaz, yüksek bir yere dikmekle/asmakla o izzetli olmaz.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

483. Sayı Mart 2023