Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

Emsalü'l-Kur'an

Prof. Dr. Ali Akpınar

Size, Sizden Bir Misal : Farklılıklarınız Zenginliğinizdir

  • 31 Mayıs 2023
  • 178 Görüntülenme
  • 486. Sayı / 2023 Haziran



Kur’an’ın içerisindekileri hayatınızda uygulamak size gerçek anlamda hayatı öğretir. O, sizi ve davranışlarınızı değerlendiren ve size Rabbiniz katında değer kazandıran hayat düsturudur. Biz onun gereklerini yerine getirirsek, bu bizim için şeref olur. Onun gereklerini yapmazsak bu sefer o bizim zelil olmamıza sebep olur.

 

 

Yüce Allah’ın insanlara farklı nimetler vermesi imtihanın gereğidir. Yoksa bu ayetler bütün insanların her bakımdan eşit derecede olmasını gerektiren ifadeler değildir. Yani bu ayetlerden yola çıkarak mülkiyet hakkını yok sayma, malî konuda herkesi aynı seviyeye getirme gibi bir sonuç çıkarmak Kur’an’ın ruhuna da aykırıdır, vakıaya da aykırıdır.

 

 

 

 

ضَرَبَ لَكُمْ مَثَلًا مِنْ أَنْفُسِكُمْ هَلْ لَكُمْ مِنْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُكُمْ مِنْ شُرَكَاءَ فِي مَا رَزَقْنَاكُمْ فَأَنْتُمْ فِيهِ سَوَاءٌ تَخَافُونَهُمْ كَخِيفَتِكُمْ أَنفُسَكُمْ كَذَلِكَ نُفَصِّلُ الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ

“Allah size kendinizden bir misal vermektedir: Size verdiğimiz rızıklarda, emrinizde bulunan kölelerinizin de eşit surette hak sahibi olmalarına razı olur ve birbirinizi saydığınız gibi bu ortaklarınızı sayar mısınız? Düşünen bir topluma ayetleri böylece uzun uzadıya açıklarız.” (Rûm, 30/28)

Rabbimiz burada bize, bizden bir örnek sunmaktadır. Kendimizden, kendi hayatımızın içinden bir örnek. Zaten Kur’an, bizi bize anlatan, bizim sorularımıza cevap, sorunlarımıza çözüm önerileri sunan bir kitaptır. Onun konusu biziz, onda anlatılan da biziz. Onda bizim zikrimiz, bizim şerefimiz, bizim hayatımız söz konusu edilir: And olsun ki, size bir Kitap indirdik, şerefiniz ondadır; akletmiyor musunuz?”(Enbiyâ,21/10) Kur’an’ın içerisindekileri hayatınızda uygulamak size gerçek anlamda hayatı öğretir. O, sizi ve davranışlarınızı değerlendiren ve size Rabbiniz katında değer kazandıran hayat düsturudur. Biz onun gereklerini yerine getirirsek, bu bizim için şeref olur. Onun gereklerini yapmazsak bu sefer o bizim zelil olmamıza sebep olur. Hadiste buyrulduğu gibi: “Kur’an ya senin lehine delildir ya da aleyhine delildir.” (Kurtubî, el-Câmi’; Müslim, “Tahâret”, 1)

Yüce Rabbimiz, imtihanın gereği olarak insanları farklı özellik, farklı konum ve imkânlar içerisinde yaratmıştır. O, isteseydi tüm insanlar aynı özellik, aynı konum ve eşit imkânlar içerisinde olabilirlerdi. Ancak bu takdirde hayat yaşanmaz olurdu. Şöyle bir düşünelim, bütün insanlar aynı özellik, aynı kapasite, aynı konum ve imkân içerisinde olsaydılar, birbirlerine ihtiyaçları ve eyvallahları olmazdı. Bu durumda herkes, her işini kendisi yapmak zorunda kalacaktı. Hâlbuki Yüce Yaratıcı, insanları farklı özellik, kapasitede yarattığı gibi, malî yönden de farklı farklı yaratmıştır. İnsanların renkleri, ırkları, dillerinin farklı olduğu gibi; aklî seviyeleri de farklıdır, malî güç ve imkânları da farklıdır. Bütün bu farklılıklar insanların birbirleriyle denenmesini ve birbirlerine muhtaç olmalarını sağlamış; bunun sonucu olarak da birbirlerine saygılı olmalarını gerektirmiştir. Nitekim bir hadislerinde Peygamberimiz: “Güçlü mümin, zayıf müminden daha hayırlı ve Allah’a daha sevimlidir buyurduktan sonra her bir müminin de hayırlı bir tarafı vardır.” (Müslim, “Kader”, 34) buyurarak her mümine ihtiyaç olduğuna dikkatleri çekmiştir. Hadis bizleri, iman, amel, ilim, akıl, beden ve malî bakımdan güçlü olmaya yönlendirirken konumları ne olursa olsun müminlerin birbirlerini küçük görmemesi ve yok saymamasını da istemektedir. Onun için inanan her insan değerlidir, önemlidir ve İslam toplumunda dolduracağı bir yeri vardır. Âmir-memur, patron-işçi, hoca-talebe, imam-cemaat, efendi-hizmetli her insan önemlidir.

Yüce Allah’ın insanlara farklı nimetler vermesi imtihanın gereğidir. Yoksa bu ayetler bütün insanların her bakımdan eşit derecede olmasını gerektiren ifadeler değildir. Yani bu ayetlerden yola çıkarak mülkiyet hakkını yok sayma, malî konuda herkesi aynı seviyeye getirme gibi bir sonuç çıkarmak Kur’an’ın ruhuna da aykırıdır, vakıaya da aykırıdır. Nitekim her Peygamberin döneminde yaşayan toplumlar içerisinde fakirler de olmuştur, zenginler de olmuştur. Ve bu iki sınıf birbirini yok saymadan, hor hakir görmeden, birbiriyle sınanmış ve çoğu zaman sınavı birlikte kazanmışlardır. Zengin, malî imkânları doğru yönetmesiyle, fakirleri kardeş bilip onlara yardım etmesiyle, cömertliği ile kazanmış; fakir de sabrı ve kanaati ile kazanmıştır.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

486. Sayı Haziran 2023