Sayı : 496   **
Ribat Dergisi Aralık 2016

İslam Aleminden

Ahmet Varol

Siyonist İşgalin 73 Yılı

  • 08 Haziran 2021
  • 841 Görüntülenme
  • 462. Sayı / 2021 Haziran



İsrail'in bir tür terör mekanizması olarak algılanması gerekir. Çünkü teröristler tarafından kurulmuştur, kuruluşundan itibaren sürekli teröristler tarafından yönetilmiştir, hâlen de teröristler tarafından yönetilmektedir. Gerek işgal altında tuttuğu topraklar üzerinde gerekse dünyanın değişik ülkelerinde sürekli terör eylemleri gerçekleştirmektedir.

 

 

İsrail şiddet ve terörle kurulduğu gibi aynı zamanda sürekli şiddet ve terörle ayakta durmuştur. Bunun sebebi İsrail'in iğreti bir devlet olmasıdır. Haksızlık ve gasp üzere kurulduğundan, gasp ettiği hakların her an elinden alınabileceği korkusuyla yaşamaktadır.

 

 

İşgalci siyonist rejim 10 Mayıs 2021 tarihinde yine Gazze’ye yönelik geniş çaplı saldırı başlatarak büyük bir katliam ve yıkım gerçekleştirdi. İşgal rejiminin bu saldırısına Filistin direnişi tarafından, Kudüs’te Şeyh Cerrah Mahallesi’nde ikamet eden bazı Filistinlilerin evlerine el konması için yapılan baskıya ve Ramazan ayında gerek Kudüs’ün genelinde, gerekse özellikle Mescidi Aksa’da Müslümanlara yönelik şiddetin artmasına tepki gösterilmesi, işgalcilerin saldırılarına ve Mescidi Aksa üzerindeki kuşatmalarına son vermeleri için kendilerine mühlet verilmesi ancak işgalcilerin saldırgan tutumlarını değiştirmemeleri üzerine Gazze’den Hamas’a bağlı İzzettin Kassam Tugayları’nın Kudüs’teki İsrail hedeflerine füze atmaları gösterildi.

İşgalcilerin gerek Kudüs’te icra ettikleri şiddet ve gerekse ardından Gazze’ye yönelik geniş çaplı saldırıları, buna karşılık Filistinlilerin kararlı mücadelesi hakkındaki gelişmelerin ayrıntıları hakkında aylık Vuslat dergisinin Haziran 2021 sayısı için yazdığım dosyada bilgi vermeye çalıştım. Aynı şeyleri burada tekrar etmeye gerek görmüyorum.

İşgal güçlerinin Gazze’ye yönelik son saldırılarını başlatmalarından dört gün sonra yani 14 Mayıs tarihi de Filistin topraklarında “İsrail” adı verilen siyonist işgal rejiminin kuruluşunun ilan edilmesinin 73. yıl dönümüydü. Biz de bu yazımızda siyonist işgalin bu 73 yıllık geçmişinin genel bir tahlilini yapmak istiyoruz.

İsrail'in kuruluşu tabii ki değişik çalışmalar sonucunda gerçekleştirilmiştir. Ancak buna imkân sağlayan dört ana etkeni özellikle zikretmek gerekir:

Birincisi: İslam hilafetinin ortadan kaldırılması suretiyle İslam âleminin küçük parçalara bölünmesi

İkincisi: Başta İngiltere olmak üzere Batı'nın Siyonizme destek vermesi

Üçüncüsü: Siyonist terör

Dördüncüsü: Nazi fırtınası

İsrail'in bir tür terör mekanizması olarak algılanması gerekir. Çünkü teröristler tarafından kurulmuştur, kuruluşundan itibaren sürekli teröristler tarafından yönetilmiştir, hâlen de teröristler tarafından yönetilmektedir. Gerek işgal altında tuttuğu topraklar üzerinde gerekse dünyanın değişik ülkelerinde sürekli terör eylemleri gerçekleştirmektedir.

BM Filistin topraklarının bölünmesine dair karar aldığında Filistin topraklarına yerleştirilmiş olan Yahudilerin eğitim görmüş silahlı yetmiş beş bin militanı bulunuyordu. Bu silahlı militanların mevcut Yahudi terör örgütlerine göre dağılımı şöyleydi: Haganah: 60 bin, Balamah: 5 bin, Irgun: 5 bin, Şatiron: Bin. Diğer dört bin terörist de bunların dışındaki küçük terör örgütlerine mensuptu. İsrail işte bu terörist militanlar tarafından kurulmuş ve yöneticileri de onların arasından çıkmıştır.

Adı geçen terör örgütleri Siyonist İsrail'in kurulmasından önce birbirinden ayrı gruplar halinde hareket etmelerine ve zaman zaman birbirlerine karşı tavır alıyormuş gibi görünmelerine rağmen İsrail'in kuruluşu aşamasında tam bir işbirliği içine girdiler. Kuruluşun gerçekleşmesinden sonra da tamamen birleştiler. Bu durum onların başlangıçtaki ayrılığının bir taktik olduğunu, bazı çevreleri yanıltmak, birinin işlediği eylemden diğerinin sorumlu tutulmasına fırsat vermemek ve benzeri sebepler dolayısıyla böyle hareket ettiklerini ortaya çıkardı.

İsrail'in kuruluşundan sonra bu devletin en üst kademelerinde görev alan yöneticilerin çoğu söz konusu terör örgütlerinde yetişmişti. Bunlardan bazılarının terör örgütlerinde ne gibi görevler üstlendiklerinden özetle söz edelim:

İsrail'in ilk başbakanı Ben Gurion 1945 yılında Yahudi terör örgütleri arasında ortak koordinasyon kurulmasını sağlayan kişidir. Bu ortak koordinasyonun kurulmasından sonra Ben Gurion 1 Ekim 1945'te bütün Yahudi terör örgütlerine hareket emri verdi ve bu emir doğrultusunda çeşitli eylemler gerçekleştirdi. Daha sonra Ben Gurion hakkında İngiliz manda yönetimi tarafından tutuklama kararı çıkarıldı ama o Filistin'den kaçmış olduğundan tutuklanamadı.

Yazının Devamı İçin Abone Olmalısınız

462. Sayı Haziran 2021